Ankara'da barajlardaki su seviyesi kritik seviyelere geriledi. ASKİ'nin (Ankara Su ve Kanalizasyon İdaresi) yaptığı son açıklamalar, Başkent'in susuzluk tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu gösteriyor. Eylül ayında beklenen yağışların düşmemesiyle birlikte barajlardaki aktif doluluk oranı %5'in altına düştü. Bu durum, Ankaralılar arasında büyük bir endişeye neden oldu.

Ankara Barajlarındaki Son Durum Ne?

ASKİ'nin resmi verilerine göre, Ankara'yı besleyen barajlardaki doluluk oranları hızla azalıyor. Özellikle Eylül ayında beklenen yağışların gerçekleşmemesi, su seviyesinin daha da düşmesine yol açtı. Barajlardaki mevcut su miktarı, Ankara'nın su ihtiyacını ne kadar süreyle karşılayabileceği sorusunu gündeme getiriyor. Vatandaşlar, olası bir su kesintisi veya su kullanımında kısıtlama olup olmayacağını merak ediyor.

Barajlardaki su seviyesinin düşmesinde etkili olan faktörler şunlardır:

• Kuraklık: Uzun süredir devam eden kuraklık, barajlardaki su kaynaklarını önemli ölçüde azalttı.
• Yağışların Azalması: Özellikle son aylarda beklenen yağışların düşmemesi, barajların doluluk oranını olumsuz etkiledi.
• Su Tüketimi: Ankara'da su tüketiminin yüksek olması da barajlardaki su seviyesinin azalmasına katkıda bulunuyor.

ASKİ'den Uyarılar ve Çözüm Önerileri

ASKİ yetkilileri, Ankara'daki su sıkıntısına dikkat çekerek vatandaşları su tasarrufuna davet ediyor. Su kaynaklarının korunması ve verimli kullanılması için alınması gereken önlemler hakkında bilgilendirme yapıyorlar. Ayrıca, alternatif su kaynaklarının araştırılması ve mevcut su kaynaklarının daha etkin kullanılması için çalışmalar yürütülüyor.

ASKİ'nin su tasarrufu önerileri arasında şunlar yer alıyor:

• Diş fırçalarken, tıraş olurken ve bulaşıkları yıkarken musluğu kapatın.
• Duş süresini kısaltın.
• Çamaşır ve bulaşık makinelerini tam dolu olarak çalıştırın.
• Bahçe sulamalarını günün erken saatlerinde veya akşam geç saatlerde yapın.
• Su kaçaklarını tespit ederek onarın.

Ankara'da yaşanan su sıkıntısı, sadece yerel bir sorun değil, küresel iklim değişikliğinin bir sonucu olarak değerlendiriliyor. Su kaynaklarının korunması ve sürdürülebilir su yönetimi, gelecek nesiller için hayati önem taşıyor.