Çorum'un Karakaya, Narlı ve Küçükkeşlik köylerinde yaşayan vatandaşlar, köylerine yapılması planlanan taş ocağı projesine karşı seslerini yükseltmek için bir araya geldi. Kadeş Barış Meydanı'nda toplanan köylüler, Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı'nın Çorum ziyareti sırasında yaşadıkları endişeleri dile getirmek istediler. Köylüler, taş ocağının bölgedeki tarım arazilerine, su kaynaklarına ve tarihi mirasa zarar vereceği gerekçesiyle projeye karşı çıkıyorlar.

Taş Ocağı Köyleri Nasıl Etkileyecek?

Köylüler adına basın açıklaması yapan Servet Demirkaya, projenin köylerinin geleceği için büyük bir tehdit oluşturduğunu vurguladı. Samsun-Ankara hızlı tren hattı projesi kapsamında Çelikler Holding tarafından hayata geçirilmesi planlanan taş ocağının yaklaşık 350 dönümlük bir alanı kaplayacağını ve Karakaya Köyü'nün hemen yanı başında kurulacağını belirtti. Kırma eleme tesisinin ise diğer iki köye oldukça yakın bir mesafede olacağını ifade etti.

Demirkaya, taş ocağında yılda tam 191 patlatma yapılmasının ve 3,5 milyon ton taş çıkarılmasının planlandığını aktardı. Bu durumun Karakaya Köyü sakinleri için doğrudan bir can ve mal güvenliği riski oluşturacağını, ayrıca patlamalar sonucunda su kaynaklarının kuruyabileceğini dile getirdi. Köylüler, taş ocağının sadece kendi yaşam alanlarını değil, aynı zamanda bölgenin doğal dengesini de bozacağından endişe ediyor.

Tarım ve Doğal Yaşama Olası Zararlar ise şu şekilde sıralanıyor:

• Taş ocağından çıkacak olan binlerce ton toz bulutu, tarım ve hayvancılığı olumsuz yönde etkileyecek.
• Verimli topraklarda yetiştirilen ürünler ve hayvanlar bu tozdan ciddi zararlar görecek.
• Köylüler solunum yolu hastalıklarına yakalanma riskiyle karşı karşıya kalacak.
• Yılda yaklaşık 100 bin kamyonun verimli topraklar üzerinden geçmesi, trafik kazalarına ve çevreye daha fazla zarar verecek.

Tarihi Miras Tehlike Altında

Projenin sadece tarım ve çevre için değil, aynı zamanda tarihi miras için de büyük bir tehdit oluşturduğunu belirten Demirkaya, köylerinin antik Hitit uygarlığının yaşadığı bölgede bulunduğunu ve ünlü Alacahöyük antik kentine sadece 5 kilometre mesafede yer aldığını hatırlattı. Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın önemli projelerinden biri olan antik Hitit Yolu Projesi'nin de taş ocağı faaliyetlerinden ciddi şekilde zarar göreceğini ifade etti. Bu durum, bölgenin turizm potansiyelini de olumsuz etkileyebilir.

Vali ile yapılan görüşmeler sonucunda projenin onaylandığını öğrenen köylüler büyük bir hayal kırıklığı yaşadılar. Demirkaya, şirketin projeyi hazırlarken insanı, doğayı, tarımı ve tarihi hiçbir şekilde dikkate almadığını savundu. Projeye bu şekilde onay verilmesinin kendilerini derinden üzdüğünü dile getirdi. Köylüler, projeye karşı hukuki yollara başvurmaya ve seslerini duyurmaya kararlı olduklarını belirttiler.

Çorumlu köylülerin taş ocağına karşı başlattığı bu direniş, çevre ve doğal yaşamın korunması adına önemli bir örnek teşkil ediyor. Köylülerin kararlılığı ve birlik içinde hareket etmeleri, projeye karşı verdikleri mücadelede onlara güç veriyor. Ancak, projenin onaylanmış olması, köylülerin önünde uzun ve zorlu bir sürecin olduğunu gösteriyor.