Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın son dönemde Orta Doğu'da yürüttüğü aktif diplomasi, özellikle İsrail'de büyük yankı uyandırdı. ABD Başkanı Donald Trump ile Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara arasında Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad'da gerçekleşen görüşmeye Erdoğan'ın da telekonferans yoluyla katılması, bölgedeki dengelerin değiştiği şeklinde yorumlandı. İsrail medyasında çıkan haberlerde, Trump'ın "Türkiye'yi tercih ettiği" vurgusu yapıldı ve bu durumun İsrail'de rahatsızlık yarattığı belirtildi.
İsrail Medyası: "Türkiye'nin Yükselişi, İsrail'in Kaybı"
İsrail medyasında yer alan haberlerde, Türkiye'nin bölgedeki etkisinin arttığı ve İsrail'in bu durumdan olumsuz etkilendiği yorumları yapıldı. Maariv gazetesi, uzmanların görüşlerine yer vererek, Trump'ın Şara ile görüşmesinin İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun tutumuna aykırı olduğunu ve bunun İsrail için tehlikeli bir durum yarattığını belirtti. Gazeteye konuşan Hayfa Üniversitesi Ortadoğu uzmanı Prof. Amaziah Baram, "Trump, kendi ağzıyla İsrail'in değil Türkiye'nin görüşünü tercih ettiğini söyledi. Bu sadece Suriye meselesi ile ilgili değil, Türkiye'nin İsrail'in önünde tutulması çok büyük bir sorun" ifadelerini kullandı.
Israelhayom gazetesi ise Türkiye'nin arabuluculuğu ile Suriye'nin yeniden uluslararası topluma kazandırıldığını yazarak, "İsrail, yeni Orta Doğu masasındaki yerini böyle kaybetti" başlığını kullandı. Gazete, haberinde şu ifadelere yer verdi: "Dünkü görüşme şu anda Orta Doğu'nun en güçlü iki aktörü olan Suudi Arabistan ve Türkiye'nin arabuluculuğunda gerçekleşti. Bu iki ülke, bölgesel satranç tahtasındaki taşları hareket ettiren güçler konumunda. İsrail ise adeta sınıfın WhatsApp grubundan çıkarıldığını öğrenen bir çocuk gibi kenarda kaldı."
ABD'nin Yaptırımları Kaldırması ve Bölgesel Etkileri
ABD Başkanı Trump'ın Suriye'ye yönelik yaptırımları kaldırma kararı da bölgede önemli bir dönüm noktası olarak değerlendiriliyor. PBS'in haberine göre, bu karar ve Şara ile yapılan görüşme, Suriye için potansiyel bir dönüm noktası olabilir. Uzmanlar, Netanyahu hükümetinin Suriye'yi keyfi olarak bombaladığını ve ABD'nin yaptırımları sürdürmesini talep ettiğini, ancak Trump'ın bu tutumu kabul etmediğini belirtiyor.
NDTV ise diplomatik çevrelerin görüşlerine dayanarak, Şara-Trump görüşmesinin Orta Doğu'daki güç dengelerini önemli ölçüde değiştirebileceğini vurguladı. Beyaz Saray yetkilileri, yaptırımların kaldırılması kararının bölgede yeni bir iş birliği döneminin başlangıcı olabileceğini ifade etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın görüşmelere katılması, zirvenin önemini artıran bir gelişme olarak yorumlandı.
NBC'nin haberine göre, Beyaz Saray'dan yapılan açıklamada, ABD'nin Suriye'den terörle mücadele çabalarına destek vermesinin istendiği belirtildi. Yeni Suriye hükümetinin DAEŞ ile mücadele konusunda ABD ile iş birliği sözü verdiği kaydedildi. Demokrasileri Savunma Vakfı'nın yönetici direktörü Jonathan Schanzer, Şara yönetiminin Suriye'yi istikrara kavuşturması halinde bölgesel güvenliğe katkı sağlayabileceğini ifade etti.
ABD'nin Suriye'ye yönelik yaptırımları kaldırması, ülke ekonomisi üzerinde önemli etkiler yaratabilir. Kararın açıklandığı gün Suriye para biriminde yaşanan değer artışı, bu durumun ilk somut göstergesi olarak görüldü. Ekonomistler, bu gelişmeyi Suriyeliler için dönüm noktası olabilecek bir adım olarak değerlendiriyor. Ekonomik iyileşme ve yeniden yapılanma sürecinin başlaması halinde, birçok Suriyeli mültecinin ülkelerine dönüş yapabileceği öngörülüyor.
Sonuç
Erdoğan'ın Orta Doğu'daki aktif rolü ve ABD'nin Suriye'ye yönelik politikalarındaki değişiklikler, bölgedeki güç dengelerini yeniden şekillendiriyor. İsrail'in bu gelişmelerden duyduğu rahatsızlık, Türkiye'nin bölgedeki etkisinin arttığının bir göstergesi olarak kabul edilebilir. Önümüzdeki dönemde, Türkiye'nin Orta Doğu'da daha da etkin bir rol oynaması ve bölgesel sorunların çözümünde önemli bir aktör olması bekleniyor.