
Gazze'de Su Soykırımı Mı? İsrail'den Şok İddialar!
Gazze'de yaşanan su krizi, bölgedeki insani durumu daha da kötüleştiriyor. Gazze hükümeti, İsrail'in suyu bir "soykırım aracı" olarak kullandığını iddia ederek uluslararası kamuoyunu harekete geçmeye çağırdı. Peki, Gazze'de neler oluyor? İşte detaylar:
Gazze'de Su Alarmı: İsrail Suçu Mu İşliyor?
Gazze hükümetinin Medya Ofisi tarafından yapılan açıklamada, İsrail'in Gazze Şeridi'nde yaşayan 2,4 milyondan fazla Filistinliyi sistematik olarak sudan mahrum bıraktığı belirtildi. Açıklamada, bu durumun bir soykırım aracı ve yavaş ölüm silahı olarak kullanıldığı vurgulandı. İsrail'in su altyapısını hedef alarak su istasyonlarını ve kuyularını tahrip ettiği, sanitasyon tesislerinin çalışması için gereken elektrik ve yakıtı kestiği ifade edildi.
Açıklamada dikkat çeken diğer noktalar ise şunlar oldu:
- İsrail'in, Deyr el-Belah'ta bulunan ve günlük 35 bin metreküpten fazla suyu 700 binden fazla kişiye ulaştıran iki su boru hattını kasıtlı olarak kestiği,
- Deyr el-Belah bölgesindeki deniz suyu arıtma tesisine giden elektrik hattının da kesildiği,
- Arıtılmış su üretiminin tamamen durdurulduğu ve yaklaşık 800 bin kişinin şiddetli susuzluk riskine maruz bırakıldığı belirtildi.
Gazze'deki yetkililer, İsrail güçlerinin su ve kanalizasyon altyapısının yüzde 90'ından fazlasını tahrip ettiğini, teknik ekiplerin hasarı onarmasına engel olduğunu ve insani görevlerini yerine getiren işçileri hedef aldığını iddia ediyor. Ayrıca, kuyular ile deniz suyunu arıtma tesislerinin işletilmesi için gereken yakıtın girişinin engellendiği de belirtiliyor.
Sağlık Krizi Kapıda Mı?
Gazze Şeridi'nde bugüne kadar ishal, dizanteri gibi bağırsak hastalıkları ve hepatit A dahil olmak üzere suyla ilgili 1,7 milyondan fazla vaka tespit edildiği aktarıldı. Açıklamada ayrıca, çoğu çocuk 50'den fazla kişinin dehidrasyon ve yetersiz beslenme nedeniyle öldüğü kaydedildi. Bu durum, bölgede ciddi bir sağlık krizinin yaşanabileceği endişesini artırıyor.
Uluslararası Topluma Çağrı
Gazze hükümeti, uluslararası topluma ve Birleşmiş Milletler kuruluşlarına, İsrail'in işlediği "susuz bırakma" suçunu durdurmak için derhal ve etkili adımlar atmaları çağrısında bulundu. Ayrıca, Uluslararası Ceza Mahkemesi Savcılığından da Gazze Şeridi'nde suyu soykırım silahı olarak kullanmayı sürdüren İsrailli yöneticiler hakkında tutuklama emirleri çıkarması talep edildi. İnsan hakları ve insani yardım örgütlerine Gazze'nin çevresel felaket bölgesi ilan edilmesini desteklemeleri ve sınır kapılarının derhal açılması için baskı yapmaları istendi.
Gazze'de yaşanan su krizi, bölgedeki insani dramı derinleştiriyor. Uluslararası toplumun bu çağrıya ne kadar duyarlı kalacağı ve Gazze halkının temel yaşam hakkı olan suya erişiminin sağlanması için ne gibi adımlar atacağı merakla bekleniyor. Unutulmamalıdır ki, su hayattır ve bu hayati kaynağın bilinçli olarak engellenmesi, kabul edilemez sonuçlar doğurabilir.