İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü İsmail Bekayi'den flaş açıklama! Umman'ın başkenti Maskat'ta ABD ile devam eden dolaylı müzakerelerde İran'ın sınırları net bir şekilde çizdiği belirtildi. Görüşmelerde sadece nükleer anlaşma ve yaptırımlar konuşulacak!

Müzakerelerde Kırmızı Çizgiler: İran'dan Net Mesaj

Bekayi, görüşmelerin sadece İran'ın sivil nükleer faaliyetleri ve bu bağlamda uygulanan yaptırımların kaldırılması üzerine yoğunlaştığını vurguladı. Bölgesel meseleler ve İran'ın füze programının ise bu görüşmelerin kapsamı dışında tutulduğunu açıkça ifade etti. Yani İran, müzakerelerde sadece nükleer programı ve yaptırımların kaldırılması konusunu görüşmeye açık olduğunu, diğer konuların müzakere masasında yer almayacağını kesin bir dille ifade etti. Bu durum, müzakerelerin geleceği açısından kritik bir öneme sahip.

Bekayi'nin açıklamalarına göre, İran'ın ABD ile doğrudan müzakerelere yanaşmadığını da belirterek, "Bu süreç yalnızca dolaylı yollarla ilerliyor ve başka bir alternatif gündemimizde yok" dedi. Maskat'taki müzakerelerde sunulan yazışmaların yalnızca nükleer dosya çerçevesinde şekillendiğini aktaran Bekayi, ABD'nin de bu sınırlar dahilinde hareket ettiğinin altını çizdi. Bu da gösteriyor ki, müzakereler oldukça dar bir çerçevede ilerliyor ve her iki taraf da belirli sınırlara uymak zorunda.

Müzakerelerin Geleceği ve Olası Senaryolar

Sözcü ayrıca, müzakerelerin hangi ülkede yapılacağının henüz netleşmediğini ancak Umman'ın arabuluculuk görevini sürdüreceğini ifade etti. İran'ın yaklaşımının ideolojik değil, pratik sonuçlara dayalı olduğunu belirten Bekayi, "Tehdit ve baskı ortamında doğrudan diyalog etkisiz olur. Bu nedenle dolaylı müzakereler dışında başka bir yol düşünmüyoruz" sözleriyle İran'ın tutumunu özetledi.

• Müzakerelerin geleceği belirsizliğini koruyor.
• Yaptırımların kaldırılması İran için öncelikli hedef.
• ABD'nin müzakerelerdeki tutumu belirleyici olacak.

Nükleer Anlaşma Olmazsa Ne Olur?

Peki, nükleer anlaşma olmazsa ne olur? Bu sorunun cevabı, bölgedeki dengeler açısından büyük önem taşıyor. İran'ın nükleer programına devam etmesi, bölgede yeni bir silahlanma yarışını tetikleyebilir. Ayrıca, İran'a uygulanan yaptırımların devam etmesi, ülke ekonomisini daha da zor duruma sokabilir. Tüm bu faktörler, nükleer müzakerelerin ne kadar kritik bir süreç olduğunu gözler önüne seriyor.

Sonuç olarak, İran'ın nükleer müzakerelerde çizdiği sınırlar, müzakerelerin geleceği açısından belirleyici olacak. ABD'nin bu sınırlara ne kadar uyacağı ve yaptırımların kaldırılması konusunda ne kadar istekli olacağı, müzakerelerin başarısını doğrudan etkileyecek. Bölgedeki gerginliğin azaltılması ve istikrarın sağlanması için, her iki tarafın da yapıcı bir yaklaşım sergilemesi gerekiyor.