İstanbul'un en yoğun toplu taşıma hatlarından biri olan metrobüslerde yaşanan son kazalar, kamuoyunda büyük endişe yaratırken, uzmanlar mevcut güvenlik önlemlerinin yeterliliğini sorguluyor. 10 Mayıs'ta Beylikdüzü Haramidere'de meydana gelen ve bir kişinin hayatını kaybettiği, 57 kişinin yaralandığı kaza, İBB ve İETT'nin önlem alıp almadığı sorusunu yeniden gündeme getirdi. Peki, metrobüs hattında yaşanan sorunlar neler ve çözüm için neler yapılmalı?

Sürücü Eğitimleri Yetersiz Mi?

Metrobüs sürücülerinin göreve başlamadan önce ve sonrasında eğitim aldıkları belirtilse de, bu eğitimin içeriği ve etkinliği uzmanlar tarafından eleştiriliyor. Sürücülerin sadece ilk eğitimle yetinmeyip, düzenli aralıklarla yenileme eğitimleri ve psikolojik desteklerle güçlendirilmesi gerektiği vurgulanıyor. Ayrıca, simülasyon destekli eğitimlerin de kazaların önlenmesinde önemli rol oynayabileceği belirtiliyor.

Sürücü eğitimlerinin içeriği kadar, eğitimcilerin de uzmanlığı büyük önem taşıyor. Tecrübeli ve bilgili eğitmenler tarafından verilen eğitimler, sürücülerin olası tehlikelere karşı daha hazırlıklı olmasını sağlayabilir. Eğitimlerde, özellikle yoğun trafik koşullarında ve acil durumlarda nasıl davranılması gerektiği detaylı bir şekilde anlatılmalı.

Hız Sınırları Aşılıyor Mu?

Metrobüs hattında uygulanması gereken hız limitinin 50-60 km/s olması gerektiği belirtilmesine rağmen, birçok kazada sürücülerin bu sınırı aştığı iddiaları gündeme geliyor. Hız ihlallerinin önüne geçmek için teknolojik çözümlerin kullanılması ve denetimlerin artırılması gerekiyor. Ayrıca, hız sınırlarının yol koşullarına göre dinamik olarak ayarlanması da önemli bir faktör.

Hız sınırlarının aşılmasının en önemli nedenlerinden biri, sefer saatlerine uyma zorunluluğu olabilir. Sürücülerin zamanında durağa ulaşma baskısı, hız yapmalarına neden olabilir. Bu nedenle, sefer planlamasının daha gerçekçi yapılması ve sürücülere yeterli zaman tanınması gerekiyor.

Filo Yaşı ve Teknik Denetimler Ne Durumda?

İETT filosunun yaş ortalaması, düzenli bakım periyotları ve teknik denetim süreçleri de tartışılması gereken önemli konular arasında yer alıyor. Özellikle eski araçlarda arıza riski daha yüksek olurken, İBB bu konuda iyileştirme ve yenileme çalışmalarının yapıldığını belirtiyor. İBB Meclisi'ne sunulan İETT’nin 2024 yılı Faaliyet Raporu'nda, yeni alınan 252 yüksek kapasiteli metrobüs ve kurulan teknik muayene istasyonları sayesinde arıza oranında yüzde 55 düşüş sağlandığı bilgisi yer alıyor. Ancak, bu iyileştirmelerin yeterli olup olmadığı ve daha fazla yatırım yapılması gerekip gerekmediği tartışma konusu.

İETT filosunun yaş ortalamasının düşürülmesi ve araçların düzenli olarak bakımdan geçirilmesi, arıza riskini azaltmanın yanı sıra, yolcuların güvenliğini de artıracaktır. Ayrıca, teknik denetimlerin şeffaf bir şekilde yapılması ve sonuçlarının kamuoyuyla paylaşılması, İETT'ye olan güveni de artıracaktır.

Metrobüs hattında yaşanan kazalar, sadece teknik sorunlardan kaynaklanmıyor. İnsan faktörü de kazaların oluşmasında önemli bir rol oynuyor. Sürücülerin yorgunluğu, dikkatsizliği veya kurallara uymaması gibi nedenler, kazalara davetiye çıkarabiliyor. Bu nedenle, sürücülerin çalışma koşullarının iyileştirilmesi ve düzenli olarak sağlık kontrollerinden geçirilmesi gerekiyor.

Kazaların ardından yapılan resmi açıklamalar genellikle "soruşturma başlatıldı" ifadeleriyle sınırlı kalırken, kamuoyu artık daha net yanıtlar ve somut adımlar bekliyor. Ulaşım uzmanları ve vatandaşlar, her gün yüz binlerce yolcunun can güvenliğinin gerçekten güvence altında olup olmadığını sorguluyor. Metrobüs hattındaki sorunların çözümü için kapsamlı bir çalışma yapılması ve tüm paydaşların katılımıyla bir yol haritası oluşturulması gerekiyor. Aksi takdirde, metrobüs hattı, güvenli bir ulaşım aracı olmaktan çıkıp, sürekli bir tehlike kaynağı haline gelebilir.