
Nobel Ödülü Skandalı! Siyonizm ve Terör Bağlantısı mı?
Nobel Barış Ödülü'nün 2025 yılında Venezuela'lı muhalefet lideri Maria Corina Machado'ya verilmesi, beraberinde büyük tartışmaları getirdi. Yazar Ahmet Sandal, bu kararın arkasındaki siyonist yapılanmaları ve terörizm ile olan bağlantısını sorgulayan çarpıcı bir yazı kaleme aldı. Ödülün, ABD ve İsrail'e hizmet eden bir isme verilmesi, Nobel Komitesi'nin tarafsızlığına gölge düşürdü.
Siyonizm ve Nobel Ödülleri: Kirli İlişkiler mi?
Ahmet Sandal, yazısında sosyal medyada yaptığı bir paylaşımı aynen aktararak, Nobel Barış Ödülü'nün bir siyoniste verilmesine sert tepki gösteriyor. "Bu nasıl bir siyonist örgütlenme? BM'de, Hollywood'da, Nobel'de, Dünya Bankasında, AB'de, NATO'da her yerde siyonist çete var" ifadeleriyle, küresel düzeydeki siyonist etkinin altını çiziyor. Sandal, Gazze'de yaşanan katliamlar devam ederken, Nobel'in bu ödülü vermesini "şerefsizlik" olarak nitelendiriyor.
Yazar, ödülün verildiği Maria Corina Machado'nun geçmişini ve bağlantılarını mercek altına alarak, ABD vatandaşı Yahudi asıllı Soros ile olan ilişkisine dikkat çekiyor. Soros'un, ülkeleri karıştırmak ve kapitalist sömürgeciliğe hizmet etmek amacıyla vakıflar aracılığıyla adamlar yetiştirdiği iddia ediliyor. Sandal, Soros'un Türkiye hakkındaki "stratejik konumu nedeniyle en iyi ihracat ürünü ordusudur" sözlerini hatırlatarak, bu zihniyetin Türk ordusunu güçsüzleştirmeyi hedeflediğini belirtiyor.
Machado'nun 2012'de kurduğu "Vente Venezuela" adlı partinin, ABD, siyonizm ve İsrail'e hizmet ettiği vurgulanıyor. Sandal, Machado'nun Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro yönetimine karşı çıkarak, ülkesinin ABD ve siyonistler tarafından işgal edilmesini istediğini iddia ediyor. Bu durum, Nobel Barış Ödülü'nün siyasi bir araç olarak kullanıldığı yönündeki eleştirileri güçlendiriyor.
Nobel'in Terörist ve Siyonist Destekçisi Olduğu İddiası
Sandal, Nobel Barış Ödülü'nün Maria Corina Machado'ya verilmesiyle, Nobel kurumunun terörist ve siyonist destekçisi olduğunun açığa çıktığını savunuyor. Machado'nun "azılı bir siyonist aşığı" ve "İsrail'in katliamlarını kayıtsız şartsız savunan" biri olduğu belirtiliyor. Ayrıca, Machado'nun Trump destekçisi bir "ABD yalakası" olduğu da iddialar arasında yer alıyor.
Yazar, Donald Trump'ın Nobel Barış Ödülü'nü almak için gösterdiği çabaları hatırlatarak, ödülün Machado'ya verilmesinin ardından yaşanan bir gelişmeye dikkat çekiyor. İddiaya göre, Machado ödülünü Trump'a ithaf ediyor. Bu durum, siyonistlerin nasıl bir güç birliği içinde olduğunu ve her ülkedeki adamlarını desteklediğini gösteriyor.
Sandal, yazısını şu sorularla tamamlıyor:
- Kafirler, kapitalistler, siyonistler ve emperyalistler birlik olmuşken biz niye Ümmet olarak birlik olamıyoruz?
- Adamlar yani terörist siyonist İsrail ve onun yardakçısı ABD yönetimi, BM, Nobel, AB, NATO ve Dünya Bankası, Hollywood gibi örgütleri ve sektörleri ele geçirmişler ve oradan Dünya’yı yönetiyorlar. Bu ahvalde biz ne yapıyoruz?
Bu sorular, okuyucuyu düşünmeye ve harekete geçmeye davet ediyor.
Sonuç olarak, Nobel Barış Ödülü'nün Maria Corina Machado'ya verilmesi, siyonizm, terörizm ve küresel güç dengeleri üzerine önemli tartışmaları beraberinde getirdi. Ahmet Sandal'ın yazısı, bu tartışmalara farklı bir boyut kazandırarak, okuyucuyu derinlemesine düşünmeye sevk ediyor. Bu olay, uluslararası kurumların tarafsızlığı ve etik değerleri konusundaki endişeleri bir kez daha gündeme taşıyor.









