Türk Tabipleri Birliği (TTB),Sudan'da süregelen iç savaşta sağlık kurumlarının hedef alınmasına sert bir şekilde tepki gösterdi. TTB, uluslararası topluma acil bir çağrıda bulunarak savaşın durdurulması gerektiğini vurguladı. Yapılan açıklamada, "Sudan'da yaşam ve sağlık hakkını hedef alan bu acımasız saldırıları şiddetle kınıyor, uluslararası kamuoyunu bu savaşı durdurmak için derhal harekete geçmeye davet ediyoruz" ifadelerine yer verildi.

Sudan'daki Durumun Vahameti

Sudan'da yaşanan iç savaş, ülkenin sağlık sistemini çökme noktasına getirmiş durumda. Sağlık kuruluşlarına yönelik saldırılar, yaralı ve hasta sivillerin tedaviye erişimini engellerken, sağlık çalışanlarının da hayatını tehlikeye atıyor. Bu durum, insani krizi daha da derinleştirerek, sivil halkın yaşam koşullarını dayanılmaz hale getiriyor.

• Sağlık kurumlarına yönelik saldırılar artıyor.
• Yaralı ve hasta siviller tedaviye erişemiyor.
• Sağlık çalışanlarının hayatı tehlikede.

TTB'nin Uluslararası Topluma Çağrısı

TTB, uluslararası topluma yaptığı çağrıda, Sudan'daki iç savaşın durdurulması için daha fazla çaba gösterilmesi gerektiğini vurguladı. Birliğin açıklamasında, "Uluslararası toplumun, Sudan'daki çatışmalara son vermek ve sivil halkın korunmasını sağlamak için daha kararlı adımlar atması gerekiyor. Sağlık kurumlarına yönelik saldırılar, uluslararası hukukun açık bir ihlalidir ve bu suçların failleri cezalandırılmalıdır" denildi.

Sağlık Çalışanlarına Destek

TTB, Sudan'da görev yapan sağlık çalışanlarına da destek mesajı gönderdi. Açıklamada, "Zor koşullar altında, canlarını hiçe sayarak görev yapan tüm sağlık çalışanlarına minnettarız. Onların yanındayız ve her türlü desteği sağlamaya hazırız" ifadeleri kullanıldı. TTB, uluslararası kuruluşlarla işbirliği yaparak, Sudan'daki sağlık çalışanlarına tıbbi malzeme ve ekipman desteği sağlamayı planlıyor.

Sudan'da yaşanan bu insanlık dramına sessiz kalmamak gerekiyor. TTB'nin çağrısı, uluslararası toplumun harekete geçmesi için önemli bir fırsat sunuyor. Savaşın durdurulması, sağlık kurumlarının korunması ve sivil halkın güvenliğinin sağlanması için tüm dünya üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmeli. Unutmayalım ki, sağlık hakkı en temel insan haklarından biridir ve bu hakkın korunması hepimizin görevidir.