Türkiye'deki belediyecilik anlayışı, sık sık tartışma konusu oluyor. Özellikle doğal afetler sonrası ortaya çıkan manzaralar, belediyelerin hazırlıksızlığına dair soru işaretlerini beraberinde getiriyor. Peki, Türkiye'de belediyecilik gerçekten sadece "boya badana"dan mı ibaret, yoksa daha derin sorunlar mı var?
Türkiye'de Yağmur Sonrası Görüntüler: Altyapı Alarm Veriyor
Türkiye'nin birçok şehrinde, özellikle sağanak yağışlar sonrası sel ve su baskınları yaşanıyor. Adana'dan İstanbul'a, Ankara'dan İzmir'e kadar birçok büyük şehirde altyapı yetersizliği nedeniyle hayat felç oluyor. Bu durum, belediyelerin altyapı çalışmalarına yeterince önem vermediği eleştirilerini beraberinde getiriyor. Peki, belediyeler neden altyapı yerine daha çok görünür işlere yatırım yapıyor?
Deprem Gerçeği: Belediyeler Ne Kadar Hazırlıklı?
Türkiye'nin deprem kuşağında yer alması, belediyelerin deprem hazırlıklarını hayati öneme sahip kılıyor. Ancak, 6 Şubat Kahramanmaraş depremi, belediyelerin bu konuda ne kadar yetersiz olduğunu acı bir şekilde gözler önüne serdi. 1999 depreminden sonra geçen 24 yıla rağmen, deprem tehlikesine karşı yeterli önlemlerin alınmaması büyük bir eksiklik olarak değerlendiriliyor. İstanbul'da yaşanan son deprem de, halkın ve belediyelerin kriz anında ne kadar hazırlıksız olduğunu gösterdi.
3P Modeli: Belediyecilikte Yeni Bir Anlayış Mümkün mü?
Tüm bu eleştirilere rağmen, Türkiye'deki belediyecilik anlayışında bir değişim mümkün mü? Elbette mümkün. Bunun için belediyelerin 3P modeline önem vermesi gerekiyor: Plan, Proje ve Projektör. Belediyeler, halkın huzur ve refahı için planlar yapmalı, gerçekçi projeler üretmeli ve geleceğe projektör tutarak olası olumsuzluklara karşı önceden tedbirler almalı. Altyapı sorunlarına kalıcı çözümler üretmek, deprem riskini azaltmak ve kriz anlarında etkili müdahale edebilmek için bu 3P modeli hayati öneme sahip.
Türkiye'de belediyecilik anlayışının değişmesi, sadece "boya badana" yapmak yerine, altyapı sorunlarına kalıcı çözümler üretmek, deprem riskini azaltmak ve kriz anlarında etkili müdahale edebilmek için hayati öneme sahip. Belediyelerin 3P modelini benimsemesi, halkın huzur ve refahı için atılacak en önemli adımlardan biri olacaktır. Unutmayalım ki, sağlam bir altyapı, güvenli şehirler ve hazırlıklı belediyeler, Türkiye'nin geleceği için olmazsa olmazdır.
