Marmara Denizi'nde yeniden hortlayan müsilaj kabusu, deniz ekosistemini tehdit etmeye devam ediyor. Türk Deniz Araştırmaları Vakfı (TÜDAV) ekiplerinin yaptığı son incelemeler, müsilajın Boğaz'daki deniz çayırlarını da etkisi altına aldığını ortaya koydu. Peki, bu durum deniz yaşamı için ne anlama geliyor? Müsilajın yayılması nasıl önlenebilir?

Deniz Çayırları Alarm Veriyor

TÜDAV'ın "Denizlerin Geleceği: Deniz Çayırları" projesi kapsamında yapılan saha çalışmaları, deniz çayırlarının üzerindeki müsilaj tabakasının arttığını gösteriyor. Beykoz açıklarında düzenli olarak takip edilen deniz çayırları, vakfa ait TÜDAV MARU araştırma gemisiyle yapılan seferde su altı dronu ile görüntülendi. Görüntüler, deniz çayırlarının yoğun bir müsilaj tabakasıyla kaplı olduğunu net bir şekilde ortaya koyuyor.

Deniz çayırları, deniz ekosisteminin en önemli unsurlarından biridir. Birçok deniz canlısına yuva ve besin kaynağı sağlayan bu bitkiler, aynı zamanda su kalitesinin korunmasında da önemli bir rol oynar. Müsilajın deniz çayırlarını kaplaması, bu önemli yaşam alanlarının zarar görmesine ve deniz biyoçeşitliliğinin azalmasına neden olabilir.

Deniz çayırlarının korunması amacıyla daha önce yerleştirilen şamandıra etrafında yapılan çalışmalarda, müsilaj oluşumunun mevcut durumu yerinde gözlemlendi. Su altı görüntülerinde deniz çayırlarının üzerinde müsilaj olduğu görüldü. Bu durum, deniz ekosistemi için ciddi bir tehdit oluşturuyor.

Müsilaj Tehlikesi ve Çözüm Önerileri

Müsilaj, denizlerdeki aşırı besin yükü ve sıcaklık artışı gibi faktörlerin etkisiyle ortaya çıkan organik bir maddedir. Kontrol altına alınmadığı takdirde deniz canlılarının ölümüne, su kalitesinin bozulmasına ve ekonomik kayıplara neden olabilir.

Müsilaj sorununa karşı alınması gereken önlemler şunlardır:

• Atık su arıtma tesislerinin iyileştirilmesi ve denetimlerin sıklaştırılması
• Tarım ilaçları ve gübre kullanımının kontrol altına alınması
• Deniz suyu sıcaklığının artışını engellemek için iklim değişikliğiyle mücadele edilmesi
• Deniz çayırlarının korunması ve restorasyon çalışmalarının yapılması
• Halkın bilinçlendirilmesi ve çevre duyarlılığının artırılması

Unutmayalım ki, denizlerimizin sağlığı hepimizin sorumluluğundadır. Müsilaj sorununa karşı hep birlikte hareket ederek, denizlerimizi koruyabilir ve gelecek nesillere temiz bir çevre bırakabiliriz.

Müsilajın Boğaz'daki deniz çayırlarını tehdit etmesi, Marmara Denizi'ndeki ekolojik dengenin ne kadar hassas olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor. Yetkililerin ve sivil toplum kuruluşlarının işbirliğiyle acil önlemler alınması, deniz yaşamının korunması için hayati önem taşıyor. Aksi takdirde, müsilaj kabusu deniz ekosisteminde onarılmaz hasarlara yol açabilir.